11 Eylül 2011 Pazar

Aile İçi Şiddetten Korunmak

Birincil koruma: Birincil korumada aile içi şiddetin ortaya çıkmasını engellemek için önlemler almak amaçlanır. Bu amaca ulaşmak için hemşireler tarafından öncelikle risk gruplannı belirlenerek, sağlık eğitimi vermeli ve krizi önlemek için destekleyici hizmetleri düzenlenilir. Aile içi şiddet birincil koruma stratejileri şöyle sıralanabilir:

  • Risk faktörlerini belirlemek
  • Eş suistimali ile başvuran bireylere erken tanı uygulayabilmek
  • Bireyin yaşadığı gerginliği azaltmak
  • Sosyal desteği artırmak (kimlerle paylaşabilir, kimlerden yardım alabilir)
  • Bireyin baş etme, çatışma çözme becerilerini artırmak
  • Yaşam stresörleri ile daha etkin baş etmelerini sağlamak (daha sağlıklı, daha iyi problem çözme, atılgan davranma),
  •  Benlik saygısını artırmak (Meslek eğitimi, sağlık çalışanlarının ve sosyal çahşmacıların, psikolojik danışman ve rehberlerin eğitim programlarına bu konunun eklenmesi)
  • Basın yayın organlarında yer alacak çeşitli dramalar ve basın yayın organlarına doğru bilgi aktarımı ile şiddete karşı bireysel duyarlılıkların artırılması gibi girişimleri içermektedir

İkincil koruma: İkincil koruma şiddetin ortaya çıkardığı yetersizlikleri veya uzun süreli etkilerini azaltmak için erken müdahaleyi içerir ve şiddeti durdurmayı amaçlar. Aile içi şiddet için ikincil koruma stratejileri şöyle sıralanabilir.

• Şiddetin olduğu aileleri, risk altındaki birey / bireyleri ve şiddet kullanan bireyi saptamak,
• Şiddete uğrayan kadınların başvuracağı kuruluşları artırmak
• Şiddet yönünden bir bulgu saptandığında derhal müdahale etmek,
• Şiddete uğrayan kadınlara ruh sağlığı çalışanlarınca danışmanlık hizmeti vermek
• Şiddet sonucu ortaya çıkan yaralanmaların tedavi ve bakımını sağlamak
• Şiddet uygulayana yönelik danışmanlık ve tedavi hizmeti sağlamak,
• Bakımı sürdürmek için toplumdaki hizmet birimleri ile işbirliği yapmaktı.

Üçüncül koruma: Birey ve aileye danışmanlık yapılarak iyileşme ve rehabilitasyon süreci kolaylaştınlır. Şiddet mağduruna grup desteği sağlanır. Ailenin şiddet kullanmadan kendini ifade etmesi, problem çözme becerilerini kullanması desteklenir. Uygulamaların sonuçlan izlenir. Şiddetin sona erdiği bu aşamada aileye danışmanhk hizmeti devam etmelidir.


Sağhk personeli ev içi şiddet mağdurları ile evde veya hastanenin acil servisinde karşılaşır. Şiddet mağduru bireyler sorunla baş etmede yetersiz olduklarını düşünürler ve bu durumu paylaşmak isterler. Ancak suçluluk hissetme, utanma, çözüme ilişkin ümitsizlik, yardım alacağı bireye güvenmeme gibi duygular yaşamaları onlann sorunu paylaşmalarını engelleyebilmektedir. Bu nedenle ev içi şiddet mağdurları şiddet yaşantılarını paylaşmayı ertelemekte ve ancak şiddet sonrası ortaya çıkan sağlık sorunları nedeniyle hastanelerin acil servisine gelmektedirler. Hastaneye gelen bu bireyler yaşadıkları sorunun ev içi şiddet sonucu ortaya çıktığını doğrudan belirtmediklerinden, durum ev içi şiddet olarak değerlendirilmemektedir. Hastane sağlık çalışanlarının özellikle acil servisindeki sağlık çalışanlarının ev içi şiddeti düşündüren durumları iyi bilmeleri ve saptamaları ev içi şiddetin ele ahnmasında büyük önem taşımaktadır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder